Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - "Ayakta durarak özlemek mümkün mü?" İlk bakışta sıradan bir dilbilgisi tartışması gibi duran bu soru, aslında zihinle kurduğumuza farkına varmadan dahil olduğumuz bir evreni işaret ediyor: Mental fiiller. Dil Bilimci Dr. Kuban Seçkin, Türkçenin yıllardır göz ucuyla dahi bakmadığı ama herkesin içinde taşıdığı bir meseleye işaret ediyor:
"Eğer bir fiilin gerçekleşmesi için beden değil, yalnızca zihin gerekiyorsa o hâlâ fiil sayılmaz mı?"
Vurmak, atmak, oturmak gibi fiziki hareketleri anlatan fiiller ile düşünmek, anlamak, özlemek gibi tamamen zihinsel bir dünyada vuku bulan fiillerin neden hep aynı kategoride ele alındığı, bugün de tartışma konusu.
Bugüne dek Türkçe dil bilgisi kitaplarında göz ardı edilen bu fiil türü, sadece eylemi değil zihni de tanımlayan bir sınıfa işaret ediyor. Üstelik bu eksiklik yalnızca bir teknik detay değil, aynı zamanda Türkçeyi ve onu konuşan toplumu anlama biçimimizi de etkiliyor.Dilin zihinsel işleyişle olan derin bağını, "
Madem 'fiillerin gerçekleşme şekillerine göre' fiilleri sınıflandırıyoruz bu noktada sadece zihinde gerçekleşen düşünmek, özlemek gibi fiilleri neden diğerleriyle aynı değerlendirelim ki?" diyerek sorgulayan Dil Bilimci Dr. Kuban Seçkin konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Türkçede yıllardır fiiller; iş, oluş ve durum olarak sınıflanır. Oysa zihinle gerçekleşen fiiller bu tabloda yok sayılıyor. Bu büyük bir eksiklik."

'GRAMERLE SINIFLANDIRILAMAZ'
Dr. Seçkin'e göre, mental fiillerin dildeki yeri sadece gramerle de sınırlandırılamaz. Bu, aynı zamanda bir zihinsel gelişim sorunudur. Çocukların dil ediniminde de bu fiillerin önemli bir yeri var. Yapılan araştırmalara göre, 1-2 yaş civarında yürümek, koşmak gibi hareket fiillerini kullanmaya başlayan çocuklar,
3-4 yaşlarına geldiklerinde anlamak, özlemek, hissetmek gibi soyut mental fiilleri de bilinçli olarak telaffuz etmeye başlar. Yani Kuban'a göre insan dili, zihinsel farkındalık arttıkça derinleşir ve bu derinlik, sözcüklere yansır.
Develer kanser için gizli silah mı? Tümöre nokta atışı: 'Hörgüç değil antikor' Bir bebeğin dil gelişimi evresini dile uyarlayarak,
'Acaba Türkçe de bir bebek gibi ilk doğumunda bu tarz fiilleri kullanmamış ve 3-4 yaşlarına geldiğinde mi ilk defa mental fiilleri kullanmaya başlamıştı?' sorusunu soran Dr. Kuban Seçkin Türkçenin tarihine döndü ve ilk olarak Orhun Abideleri'ne uzandı.
'Türk Oğuz beyleri sözümü işice işitin/anlayın' diye başlayan bir metinde oldukça fazla farklı mental fiil örnekleri karşısına çıktı. Bu da demek oluyordu ki aslında
Türkçenin 'ilk' yazılı belgelerinden daha önce de henüz keşfedilmemiş örnekleri olmalıydı. Çünkü hiçbir dil emeklemeden koşamazdı.
Orhun Yazıtları
'BİRDEN FAZLA ANLAMA ATIFTA BULUNUYOR'
"Abidelerden öncesinin de var olabileceği zaten malumun ilanı, bu durum da başka bir araştırma konusu. Fakat dikkat çekmek istediğim husus, Eski Türkçe döneminde bile olsa bir fiilin birden fazla anlama, birden fazla zihinsel kategoriye atıfta bulunabilmesi" diyen Dr. Kuban Seçkin, konuyla ilgili araştırmalarını şöyle aktardı:
Alıntı Metni Rusya-Ukrayna savaşında barışın umudu neden Türkiye? Ankara, İstanbul, Antalya... Hepsindeki temel dinamik bu!

'BAKMAK İLE GÖRMEK AYNI MI?'
Mental fiillerin ayrımının günlük dilde bile sezildiğini belirten Dr. Seçkin, şu ayrıma dikkat çekti:
"Bakmakla görmek aynı şey değildir. Bakmak fiziksel bir harekettir, görmek ise zihinsel bir eylemdir. Baktığımız nesneleri algılar, içsel bir yorumla anlam dünyamıza dahil ederiz."
Kuban'a göre duymak pasif bir durumken, dinlemek aktif ve mental bir süreci ifade eder. Bu ayrımlar bile aslında mental fiillerin günlük hayattaki kullanımda varlığını ve önemini gözler önüne seriyor.
'TOPLUMUN ZİHİN DÜNYASINI YANSITIYOR'
"
Toplumun dil kullanımı onun zihin dünyasının diline ne ölçüde yansıdığı da bir nevi gelişmişlik göstergesidir" diyen Dr. Kuban Seçkin, "
Dolayısıyla emekleyen bir insanın kullanamadığı ancak belli bir olgunluğa eriştikten sonra bilinçli bir şekilde kullanabileceği fiil türü olan mental fiillerin kullanım sıklığı ilgili dilin 'koşup koşmadığı' hususunda bize bittabi fikir verebilir" ifadelerini kullandı. Mental fiillerin henüz müfredata resmi olarak girmediğine dikkat çeken Dr. Kuban Seçkin sözlerini şöyle noktaladı:
Alıntı Metni Survivor'da ilk eleme adayı belli oldu! Oyun başlamadan tansiyon yükseldi Fenerbahçe'de Mourinho için son karar! Kaderini Osimhen çizdi
Devamı..